Herkese merhaba Çocukluk anılarınız büyüdüğünüzde aşk hayatınıza nasıl yansıyor biliyor musunuz? Benim ki şöyle; Bazen ufacık şeylerden kavga çıkartarak... Bazen ufacık ilgisizliklerden "tamam beni sevmiyor/istemiyor/hoşlanmıyor" çıkarımları yaparak... Ama hepsinin ortak özelliği: asla ve asla hiçbir sevginin yetmemesi olarak... Terk edilmiyorum. Terk ediyorum. Kalmayı çok isterken, hep giden ben oluyorum. Çok çabuk vazgeçip, içim acısa da çabuk unutuyorum. Kalmasını isterken, git diyorum. İstiyorum ki gitmesin, beni inandırsın. İspat etsin sevgisini ilgisini!!! Birisinin yanımda sonsuza kadar kalmasını, bana kol kanat germesini, kendimi güvende hissetmeyi deliler gibi istiyorum. Ama kestirip atıyorum, o ilgilenmeden gerek ilgimi içimde bi yerde saklıyorum, o sevmeden sevmemeye çalışıyorum. Bir çocukla tanıştım. Çok kibar, çok yakışıklı, işinde gücünde... Geç bunları. Çok iyi anlaştık, eğleniypruz gülüyoruz sohbet edebiliyoruz. Kendimi anı yaşarken ve tadını çıkarırken deği